Bir Galatasaraylı olarak Beşiktaş’ın kazanmaya daha yakın bir futbol sergilediğini düşünüyorum. Maçın bitiş düdüğünden sonraki kötü görüntüleri de olmamış gibi sayıyorum. İki kulüp başkanının maçtan sonra beraber röportaj vermeleri ve dostane görüntüleri iki taraf içinde her şeyi telafi eder. Keşke bu olumlu yorumu Fatih TERİM içinde yapabilsem. Kazım’ın formsuzluğu, Engin Baytar’ın beklentilerden uzak olması ve bence 90 dakika boyunca şartlar ne olursa olsun sahada olması gereken Melo’nun oyundan alınması tekniksek ve taktiksel hayal kırıklığı. Her ne kadar Galatasaray’da yabancı futbolcular eleştirilse de yerli oyuncuların kalitesi süper ligin altında. Birileri sanki geçmişteki büyük başarılara yerli oyuncuların katkılarını unutmuş gibi. Basında spekülasyonda olsa yerli oyuncu transferi ile ilgili hiçbir haber olmaması da biraz ürkütücü. Bu takıma çok iyi bir 10 numara tranferide yapsanız aralara koşu yapacak oyuncularada ihtiyaç var. Riera ve Kazım bu takımda mevkilerinde çok iyi yedek oyuncular olabilir ama ilk 11 için yetersizler. Elmander ve Baros’un silik oyunlarınıda istenen pasları alamamalarına bağlıyorum. Maçı izlerken olumlu görülen ve bana Galatasaray’ın kötü futbolunu unutturan Semih ve Muslera oldu. Taraftarların deplasmanlara gitme isteğinide haklı görmemek de elde değil. Birileri kapıları kırıp stadınıza giriyorsa sizde o deplasmanda takımınızı desteklemek istersiniz. Ama her zaman olduğu gibi futbolun en büyük oyuncuları olan taraftara kimse fikrini sormuyor ve kararları alıveriyorlar. Nasıl olsa taraftar forma alır, bilet alır, digiturk alır. Taraftar sadece vermeli mi? Fikri hiç sorulmamalı mı? A Milli Takımın maçlarını izlerken taraftarların kendi formalarını giyip maçları izlemeye gelmelerini eleştiren yorumculara soruyorum. Bir Milli forma kaç para biliyor musunuz? Taraftar biliyor. 2011-2012 sezonunu kim birinci bitirir bilemem ama bu ligin tek şampiyonu taraftarlardır.
0 yorum:
Yorum Gönder